Merhaba dostlar,
Bu yazımızda kısa vadeli yükümlülükler ve alt kalemlerini en basit şekilde anlamaya ve yorumlamaya çalışacağız. Yeni başlattığım “Bilanço Analizi” başlığı kapsamında finans, yatırım, borsa, şirket değerleme, bilanço ve finansal tabloları okumak üzerine öğrendiğim her bilgiyi burada toparlamaya karar vermiştim ve devam ediyoruz. Finansal tabloları okumak üzerine yazmış olduğum ilk üç yazımı sırasıyla okumanızı öneririm. Amacım bu yazıları okuyan her borsa yatırımcısının bilinçli bir şekilde kendi analizlerini yapabilmesine katkıda bulunmak ve kendimi de bu şekilde geliştirmek. Uzman veya hoca değilim. Amatör olarak ilgileniyorum.
1) Bilanço Nedir? Bilançonun Yapısı
2)Dönen Varlıklar Nedir? Dönen Varlıkların Alt Kalemleri Nasıl İncelenmeli?
3)Duran Varlıklar Nedir? Duran Varlıkların Alt Kalemleri Nasıl İncelenmeli?
4)Numara olarak ise, Kısa Vadeli Yükümlülükler Nedir? Kısa Vadeli Yükümlülüklerin Alt Kalemleri Nasıl İncelenmeli?
Hadi başlayalım;
Kısa Vadeli Yükümlülükler Nedir?
Bilanço analizi başlığı kapsamında yukarıda sıralamış olduğum ilk üç yazımı da sırasıyla okuyarak buraya kadar gelmiş olduğunuzu varsayarak yazıma başlayacağım. Çünkü hepsi birbiri ile bağlantılı.
Evet, Kısa Vadeli Yükümlülükler Nedir?
Kısa vadeli yükümlülükler, bilançonun sağ kısmındaki Pasifler/Kaynaklar/ Yükümlülükler dediğimiz kısımın bir alt kalemi. Hatırlayacak olursanız birinci yazımız olan Bilanço Nedir? Bilançonun Yapısı başlıklı yazımızda bahsettiğimiz Ali arkadaşımızın borçları tarafında genel olarak bilançonun yapısını ve alt kalemlerini en basit ifade ile anlatmaya çalışmıştık. Bu kısımda ise kısa vadeli yükümlülüklerin detaylarına ineceğiz ve bunu yaparken de yine Şişecam’ın 2021 yıllık bilançosunu kullanacağız diğer yazılarımız ile bağlantı kurabilmemiz ve tam olarak analizi kavrayabilmemiz açısından. Aynı şirket ve aynı bilanço ile devam ediyoruz.
Kısa vadeli yükümlülükler; bir yıldan kısa süre içerisinde şirketin ödemek ile yükümlü olduğu tüm finansal borçlarını, ticari borçlarını, vergi borçlarını, çalışanlara sağlanan faydalar kapsamında ödenecek borçlarını, müşteri sözleşmelerinden doğan yükümlülükler gibi olmak üzere pek çok borç ve yükümlülüğü ifade eder. Şirketlerimizin bilançolarını incelemeye aldığımızda en önemli kısımlardan birisi kısa vadeli yükümlülükler kalemidir. Kısa vadeli yükümlülükleri incelerken yukarıda sıralamaya koymuş olduğumuz dönen varlıklar kalemi ile birlikte karşılaştırılarak kıyaslamalar yapılarak incelenir. Çünkü daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi dönen varlıklar bir yıl içerisinden nakde dönmesi beklenen, şirketin işletme faaliyetlerinde kullandığı varlıklarını, işletme sermayesini ifade ediyordu. İşte o bir yıl içerisinde işletme faaliyetlerinde kullanılan varlıkların yani sermayenin, bir yıl içerisindeki yükümlülükleri olan borçlarını ödemeye, karşılamaya gücü yetecek mi? Şirket kısa vadede sorunsuz bir şekilde yeni finansman ihtiyacı(Kredi,borç) olmadan faaliyetlerini sürdürebilecek mi? İşte biz bu soruların cevabını bulmak için dönen varlıklar kalemi ile kısa vadeli yükümlülükler kalemini birlikte inceleriz ve bunu da “Cari Oran” dediğimiz; “Cari oran=Dönen varlıklar/Kısa vadeli yükümlülükler” formülü ile Cari Oran rasyosunu buluruz. Cari oran bize şirketin bir yıl içerisinde varlıklarının şirketin kısa vadeli yükümlülüklerinin kaç katı üzerinde dönen varlığı bulunduğunu gösteren çok işlevsel bir rasyodur. Gelişmiş ülkelerde bu oranı 2x olması beklenirken gelişmekte olan ülkelerde 1.5x oranı makûl kabul ediliyor.
Uygulamalı olarak şöyle yapıyoruz; bilançonun dönen varlıklar kısmından dönen varlıkların toplam tutarını alıyoruz.
Toplam Dönen Varlıklar: 35.673.376 TL
Toplam Kısa Vadeli Yükümlülükler:19.192.852 TL
Cari oran= 35.673.376/19.192.852= 1.85
Evet, yukarıdaki yaptığımız işlem de Şişecam’ın toplam dönen varlıklarını toplam kısa vadeli yükümlülüklerine böldüğümüzde “1.85” Cari oranını bulmuş olduk. Bu demek oluyor ki; Şişecam bir yıl içerisindeki ödemesi gereken borçlarını ek bir kaynak ihtiyacı olmadan, borçlanma yapmadan elinde var olan dönen varlıkları ile kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayabilir, üstelik elinde fazladan varlığı da kalır. Örneğin Cari oran “1” olsaydı dönen varlıklar kısa vadeli borçları karşılamak noktasında kafa kafaya denk gelirdi. “0,85” olsaydı kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayacak varlığı bulunmadığını anlardık, ama “1.85” çıktı. Buda demek oluyor ki, şirket borçlarını kapatabilir, kapattıktan sonra borçlarının %85’i oranın da fazladan elinde varlığı da bulunuyor anlamı çıkıyor, bu durumda olumlu. Biz analizlerimizi şirketlerimizin uzun vadeli yatırım kapsamında sağlıklı bir şekilde faaliyetlerini ve varlığını sürdürüp sürdüremeyeceğini anlamak için yapıyoruz. Analizleri yaparken bu perspektifte bakmamız faydalı olacaktır.
Evet, kısa vadeli yükümlülüklerin tanımını yaptığımıza göre aşağıya Şişecam’ın KAP’tan (Kamuyu Aydınlatma Platformu) aldığım 2021 yıllık bilançosunun kaynak tarafı,19.192.852 TL yani kısa vadeli yükümlülük görselini ekliyorum. Bu bilanço üzerinde bütün kalemlerin tek tek anlamlarını ve kavramlarını anlamaya ve bu kalemlerin dipnotlarına inip içeriklerini öğrenip yorumlamaya çalışacağız.

Birinci kalemden başlıyoruz;
Kısa Vadeli Borçlanmalar Nedir?
Uzun Vadeli Borçlanmaların Kısa Vadeli Kısımları Nedir?
Evet, burada iki başlığı birden anlatmak istiyorum. Kısa Vadeli Borçlanmalar ve Uzun Vadeli Borçlanmaların kısa vadeli kısımları. Bu kalemler kredi kurumlarına olan borçlar ile kısa vadeli para piyasası araçları ile sağlanan krediler ve vadesine bir yıldan daha az bir süre kalan vadeli borçların anapara taksit ve faizleri bilançoda bu başlıkta yer alır. Bu başlık genel olarak şirketin finansal borçlarını ifade ediyor. Başlıklardan da anlaşılacağı gibi kendi içlerinde ayrılıyorlar. Yani bir kısa vadeli ödenmesi gereken finansal borçlar varmış birde daha önceden yapılmış olan uzun vadeli finansal borçların kısa vadeli kısmı varmış.
Bu iki başlık içerisinde şu kalemler bulunur; banka kredileri, uzun vadeli kredilerin anapara taksitleri ve faizleri, tahvil anapara borç taksit ve faizleri, çıkarılmış bono ve senetler, çıkarılmış diğer menkul kıymetler, menkul kıymet ihraç farkı ve diğer mali ve finansal borçlar gibi kalemler.
Kısa vadeli borçlanmalar kalemine baktığımızda bir önceki döneme göre finansal borç yükümlülüklerinde ikiye katlanan bir artış görüyoruz. Esasında finansal borçların artması olumsuz bir durumdur. Ancak şirket uygun bir kredi bulduysa iyi yerlerde ve iyi yatırımlarda bu krediyi kullanıp şirketin varlıklarını ve gelecek dönemlerdeki kârlılığını artıracak işlerde kullanacak ise eğer, ancak o zaman olumlu karşılarız. Bunun içinde şirketin haber akışlarını, faaliyet raporlarını ve yatırımcı sunumlarını takip edip tüm bu aldığımız verileri kafamızda harmanlayıp o şekilde olumlu veya olumsuz yorumu yapmak daha doğru olacaktır. Şimdi biz 8 numaralı dipnota inerek kısa vadeli ve uzun vadeli borçların detaylarına bakalım.

8 numaralı dipnota indiğimizde finansal borçların detaylarını görüyoruz. Ve aşağılara inip dipnotunda dipnotlarından kredi derecelendirme kuruluşlarından şirketin kredi notları hakkında şirket hakkında da genel bilgiler alabiliriz. Bir sonraki kalemimiz olan Ticari Borçlar kalemine geçiyoruz.


Ticari Borçlar Nedir?
Ticari borçlar, işletmelerin ticari ilişkileri sebebiyle ortaya çıkan senetli ve senetsiz kısa vadeli borçlarını kapsar. Bu başlık altında ilişkili taraflara ticari borçlar ve ilişkili olmayan taraflara borçlar diye iki ayrı kalem var. İlişkili taraflara borçlar şirketin esas faaliyet konusu dışındaki iştiraklere borçlar, ortaklara borçlar gibi senetli veya senetsiz borçlarını kapsar. İlişkili olmayan taraflara borçlar ise şirketin esas faaliyet konusu ile ilgili tedarikçilerine olan senetli veya senetsiz olan borçlarını kapsar. Biz ticari borçlanmaların artışını olumlu yorumlarız. Çünkü şirket ticari borç ödemelerini geciktirerek o parayı kasadan çıkarıp borçlarını ödemek yerine şirket adına daha verimli daha fazla hammadde alımlar yaparak, şirketin ana faaliyet konularında kullanarak daha fazla satış yapıp daha fazla kâr elde etmek için kullanabilir. Böylece şirketin nakit döndürme süresini de aşağı çeker bu da olumlu bir durum.
Ticari borçların artışını bir bakkal dükkanı üzerinden anlatacak olursak;
Söz gelimi; 1000 liralık üründen %20 kâr ile 200 lira kâr etmişsiniz, 1200 lira paranız var lakin siz bunun 1000 lirasını tedarikçiye vermek zorundaydınız. Ödeme günü geldi ürünleri de sattınız, ama siz rekabet gücü ve pazar payı olarak özel bir şirket olduğunuz için bu parayı ödemiyor 1200 liranın tamamıyla tekrardan bakkalınıza yeni ürünler, yani stoklar alıyorsunuz. Bu ürünleri bir daha %20 kâr ile sattığınız da 1440 lira kasanızda nakit oluyor. Ticari borçlarınızı ödemeyi geciktirip bu parayı Ana faaliyet konusunda kullanarak kasanızdaki nakiti daha da arttırdınız.
Buradan Ticari borçların artmasının nakit akışına olumlu etki yaptığının sağlamasını yaptık.
Yani kısacası şirketin kısa vadeli yükümlülükler tarafında ticari borçlarının artması olumlu, dönen varlıklar tarafında ise ticari alacaklarının azalması olumlu.
Şimdi de dipnotlara 10-38 numaralı dipnotlara gidip ticari borçların detaylarına bakalım.

Evet, 10 numaralı ticari borçlar dipnotuna baktığımızda, borcun çok büyük kısmının satıcılara yani tedarikçilere borçlu olduğunu görüyoruz olumlu bir durum.

38 numaralı dipnottan ise ilişkili taraflara borçların dağılımını görüyoruz.Bu dipnotların da dipnotlarından açıklamaları okuyup detaylı bilgilere erişebiliriz. Bir sonraki kalemimiz Çalışanlara Sağlanan Faydalar Kapsamında Borçlar kalemine geçiyoruz.

Çalışanlara Sağlanan Faydalar Kapsamında Borçlar Nedir?
İşletmenin personellerine olan çeşitli kısa vadeli borçlarını kapsar.Ücretler, maaşlar ve sosyal güvenlik katkıları, ücretli yıllık izin ve ücretli hastalık izni, kârdan pay verilmesi ve primler ile mevcut çalışanlar için sağlanan parasal olmayan faydalar (sağlık yardımı, lojman, araç, ücretsiz veya indirimli olarak verilen mal veya hizmetler gibi). konuları kapsar.
Çalışanlara sağlanan faydalar kapsamındaki borçların artışı şirkete ekstra bir gider ve yükümlülük oluşturduğu için şirket adına olumsuz fakat şirketi yeni şirket edinimler kapasite artırımları ve buna ilave olarak yeni personel alımlarının da olabileceğini ve aynı zamanda enflasyon sebebiyle tutardaki artışı göz önünde bulundurmalıyız. 25 numaralı dipnota inip bakalım.

25 numaralı dipnota baktığımızda borçların tamamının personele olduğunu görüyoruz, daha detaylı bilgiler için dipnotlar okunmalı. Bir sonraki kalemimiz Diğer Borçlar kalemine geçiyoruz.

Diğer Borçlar Nedir?
Bu kalemde herhangi bir ticari nedene dayanmadan meydana gelmiş ve en çok bir yıl içinde ödenmesi gereken borçları kapsayan hesaplar yer alır. Diğer borçlar grubunda şu kalemler yer alır; ortaklara borçlar, iştiraklere borçlar, bağlı ortaklıklara borçlar, personele borçlar, diğer çeşitli borçlar, diğer borç senetleri reeskontu gibi kalemlerden oluşur.
Diğer borçlar kalemi de yukarıda ticari alacaklar kaleminde olduğu gibi kendi içinde ilişkili taraflara diğer borçlar ve ilişkili olmayan taraflara diğer borçlar olarak iki kısma ayrılır. Dipnotlara inip detaylara bakılıp okunmalı o şekilde yorumlar yapılmalı. 11- 38 numaralı dipnotlara bakalım.

11 numaralı dipnottan ilişkili olmayan taraflara diğer borçlar kalemini detayları ile bu şekilde inceleyebilirsiniz. Açıklamaları okuduktan sonra yorumlamak çok daha faydalı olacaktır.Diğer bir kalemimiz olan Müşteri Sözleşmelerinden Doğan Yükümlülük kalemine geçiyoruz.

Müşteri Sözleşmelerinden Doğan Yükümlülük Nedir?
Müşteri sözleşmelerinden doğan yükümlülükleri dönen varlıklar başlığındaki kısımda varlıklar olarak anlatmıştık. Müşteri sözleşmelerinden doğan yükümlülüğü anlamak için öncelikle müşteri sözleşmelerinden doğan varlığı anlamak lazım diye düşünüyorum.
Dönen varlıklardaki anlatmış olduğumuz müşteri sözleşmelerinden doğan varlıkları yeniden hatırlayalım;Müşteri sözleşmelerinden doğan varlıkları bir örnek ile anlatacak olursak, diyelim ki şirketimiz Şişecam, bir müşterisi ile bir mal/ürün alımı için anlaşmaya vardılar, müşteri sipariş verdi ve sözleşme yaptılar. Ancak bu ürünün üretilmesi ve teslim edilmesi için belirli bir süre gerekiyor. Toplam teslim edilmesi gereken siparişin değeri 100 milyon TL diyelim. Müşteri de şirkete 20 milyon TL sipariş ettiği ürünler için avans veriyor. Şirket bunu bilançosunda aktif ve pasif kısmına yazıyor. Çünkü 20 milyon TL avans aldığı için hem aktif bir varlığı oluştu. Hemde taahhüt verdiği için 20 milyon TL yükümlülüğü oluştu. Bunu da bilançonun aktif kısmında Müşteri Sözleşmelerinden Doğan Varlıklar, bilançonun pasif kısmında ise Müşteri Sözleşmelerinden Doğan Yükümlülükler olarak görüyoruz.
Daha sonra şirket taahhüt ettiği ürününün tamamını teslim ettiğinde geri kalan 80 milyonu da almaya hak kazanır ve alınan avanslarda ki 20 milyonu gelir olarak yazar. Geri kalan 80 milyonu da hasılatta aktifleştirir ve yükümlülük ortadan kalkar. Müşteri sözleşmelerinden doğan varlıklar ve yükümlülükler kalemleri sıfırlanır.
Müşteri sözleşmelerinden doğan yükümlülüğü anladığımızı düşünüyorum. Yani müşteri, talep ettiği siparişi için kapora, yani ön ödeme yapıyor, önden avans veriyor ama ürün henüz teslim edilmediği için hem varlık olarak hemde yükümlülük olarak bilançoda muhasebeleştiriliyor. 15 numaralı dipnota inip yükümlülüklere bir bakalım.

1 aylık bir sürede ödenecek bir yükümlülükmüş yani muhtemelen şirket 1 ay içerisinde siparişini teslim edecek ve yükümlülük ortadan kalkacak. Müşteri sözleşmelerinden doğan yükümlülüklerde bu şekilde bir sonraki kalemimiz olan Türev Araçlar kalemine geçelim

Türev Araçlar Nedir?
Türev araçlarını dönen varlıklar ve duran varlıklar yazılarında anlatmıştık tekrar aynı şeyleri yazmaya gerek duymuyorum türev araçlar o bölümlerde varlık olarak sınıflandırılıyordu bu bölümde ise türev araçların yükümlülük kısmı var. Bildiğiniz gibi türev araçlar dediğimiz kalem şirketlerin VİOP’ta çeşitli finansal enstrümanlarla kendilerini çeşitli risklere karşı korumaya aldıkları bir araç. Şirketin bu durumda yükümlülüğü de olabilir. Şirket için çok küçük rakamlar ama yinede incelemek için 12 numaralı dipnot dan detaylı bilgiyi alabiliriz.


Ertelenmiş Gelirler Nedir?
“Ertelenmiş gelirler; tahakkuk etmemiş gelir, ayrıca kazanılmamış gelir olarak adlandırılır. Tahakkuk muhasebesinde gelir tanıma işlemi tamamlanmadığı ve şirketin ürün veya hizmeti hâlâ alıcıya bağlı olduğu durumlardır. Bir şirket tahakkuk muhasebesi metodunu kullandığında, gelir yalnızca bir alıcıdan para alındığında ve mal veya hizmetlerin alıcıya teslim edildiği zaman gelir olarak kaydedilir. Bir şirket ertelenmiş gelir tahakkuk ettirdiğinde, bir alıcı veya müşterinin gelecekte teslim edilecek bir mal veya hizmet için önceden ödeme yapması nedeniyle olur.
Bu şekilde alınan nakit, bir yükümlülük olarak kabul edilir. Çünkü malın veya hizmetin teslim edilmesinin hâlâ bir şansı vardır ve alıcı siparişini iptal edebilir. Her iki durumda da bir şirket, imzalanmış bir sözleşmede diğer ödeme şartları açıkça belirtilmediği sürece, müşteriye ödemek zorundadır.
Ertelenmiş gelir örneği; bir dergi şirketi yıllık olarak ödenen, yıllık abonelik hizmetleri şeklinde ödeme kabul ettiğinde geçerlidir. Dergi şirketi aylık bir dergiyi gönderiyorsa, toplam 12 dergi henüz teslim edilmediği için toplanan para sadece on iki ayda tanınabilir. Müşteri aboneliğini iptal etmeye karar verirse veya dergi şirketi abone olan dergiyi durdurmaya karar verirse aksi belirtilmedikçe firma kazanılan parayı müşteriye geri getirmekle yükümlüdür. Kazanılana kadar bir yükümlülük olarak kabul edilmesinin tam nedeni de budur.”
Evet, ertelenmiş gelirlerin tanımı ve örneği bu şekilde. Bu tanımı ve örneği ben yapmadım daha önce not defterime kaydetmiştim ancak kaynağını şimdi bulamadığım için kaynak ekleyemedim. Yazının sahibinden özür dileyerek devam ediyorum.
Şimdi Şişecam’ın ertelenmiş gelirlerine bakalım; baktığımızda 113 milyondan 405 milyona çıkan bir ertelenmiş gelir yükümlülüğü bulunuyor. Yani genel olarak kısa vadeli yükümlülükler içindeki payına baktığımızda küçük bir tutar. Dipnotuna inip okumakta fayda var. 14 numaralı dipnota inip detaylara bakalım.

14 numaralı dipnota baktığımızda alınan sipariş avanslarından kaynaklanan bir yükümlülük olduğunu görüyoruz. Şirket siparişlerini teslim ettiğinde bu yükümlülükler ortadan kalkacak. Bu olumlu bir durum. Şirket ürünü teslim etmeden önden parasını alıyor.
Bir diğer kalemimiz olan Dönem Kârı Vergi Yükümlülüğü kalemine geçelim.

Dönem Kârı Vergi Yükümlülüğü
Dönem kârı vergi yükümlülüğü: TMS 12 kapsamındaki gelir üzerinden vergileri takip eden dönemde vergi idaresine ödenmesi beklenen kısmı bu kalemde gösterilir. Dönem kârının peşin ödenen vergileri bu tutardan düşülerek “Cari Dönem Vergisiyle İlgili Varlıklar” kaleminde gösterilir.
Evet, bu kalemde şirketin dönem içinde elde ettiği gelir üzerinden vergileri ve geçmiş dönem takip eden gelirleri dahil toplam kısa vadeli vergi yükümlülüğünü gösteren kalem. Cari dönem vergisiyle ilgili varlıklar kalemini dönen varlıklar başlığı altında anlatmıştık. Cari dönem vergisiyle ilgili varlıklar fazladan ödenmiş vergiler, yani şirketin devletten vergi alacağı bulunan varlıklardı. Şimdi şirketin vergi yükümlülüğüne baktığımızda 38 milyondan 868 milyona çıktığını görüyoruz. Şirket bunu bir yıl içerisinde ödemek ile yükümlü. Duran varlıklar kalemindeki ertelenmiş vergi varlığı kalemine baktığımızda ise 1.158.118 TL görüyoruz. Şirket bu vergi varlıkları ile yükümlülüklerini dengeliyor. 36 numaralı dipnota inip bakalım

36 numaralı dipnota baktığımızda şirketin ertelenmiş vergi varlıklarından ertelenmiş vergi yükümlülüklerini çıkarttığında 540 milyon net varlık pozisyonunda çıktığını görüyoruz şirket adına olumlu.
Çok daha fazla detaya inmeye gerek yok, daha ilerisi muhasebe konusunda uzmanlık gerektiren konular biz yatırımcı gözüyle bakıyoruz ve mantığını anlamaya çalışıyoruz. Ama dipnotların dipnotlarını da okumakta faydalı olacaktır. Şimdi bir sonraki kalemimiz Kısa Vadeli Karşılıklar kalemine geçiyoruz.

Kısa Vadeli Karşılıklar Nedir?
Kısa vadeli karşılıklar: İşletmelerin bilanço tarihinde meydana gelen ama ne kadar olduğu ve tahakkuk zamanı bilinmeyen, vadesi bir yıldan kısa olan borç ve giderler bu grupta izlenir. Borç ve gider karşılıkları grubundaki hesaplarda bir artma söz konusu olduğu zaman bu hesabı alacak kısmına, azalma olduğu zama ise borç kısmına yazılır. Bu grupta yer alan hesaplar şunlardır;
–Dönem kârı vergi ve diğer yasal yükümlülük karşılıkları
–Dönem kârının peşin ödenen vergi ve diğer yükümlülükleri (-)
–Kıdem tazminatı karşılığı
–Maliyet giderleri karşılığı
–Diğer borç ve gider karşılıkları
Yani kısaca işletmenin ödemek ile yükümlü olduğu kısa vadeli borçları burada varlık olarak tutuluyor kaynak olarak gösteriliyor. Buradaki artış olumlu.
Şişecam’a bakalım örnek olarak;
Baktığımızda 248 milyon olan borç karşılıkları 906 milyona çıkmış. Dipnotlarına inip bakalım.

23 ve 25 numaralı dipnotlara baktığımızda, çoğunluğun faaliyetler ile alakalı giderlerden oluşan maliyet giderleri karşılığı oluşturuyor. Burada olumsuz bir durum olduğunu söyleyemeyiz. Yine de dipnot açıklamalarını detaylı okumak faydalı olacaktır.Bir sonraki kalemimiz Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler kalemine geçelim.

Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler
Finansal muhasebede diğer kısa vadeli yükümlülükler, bilançoda birleştirilmiş kısa vadeli borç kategorileridir.”Cari borçlar” terimi, bir firmanın 12 ay içinde ödemesi gereken kısa vadeli borç kalemlerini ifade eder. Buna ek olarak şirketler finansal tablolarda kendi satırlarında ayrı ayrı tanımlayacak kadar önemli olmayan cari yükümlülükleri tanımlamak için “diğer” kelimesini ekler, böylece birlikte “Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler” olarak gruplandırılırlar. Diğer kısa vadeli yükümlülükler, diğer dönen varlıkların tersidir.
Yani kısacası, çok küçük, hiç bir kategoriye sığdırılamayan borçları diğer kısa vadeli borçlar olarak topluca bu kalemde gösteriliyor. Örnek olarak Şişecam üzerinde bakalım.
Baktığımızda diğer kısa vadeli yükümlülükler kaleminde iki katından fazla bir artış görüyoruz. 27 numaralı dipnota gidip bakalım.

27 numaralı dipnota baktığımızda çoğunluğun vergiler ve şirket giderleri ile alakalı konular olduğunu görüyoruz. Şirketin yeni şirket alımları ile birlikte bu artışları değerlendirmek analizimizde faydalı olacaktır. Salt olarak tek bir veri ile yorumlamak olumlu veya olumsuz yorumlar yapmak şahsi kanaatimce sağlıklı olmayacaktır.

Kısa Vadeli Yükümlülük Analizi
Evet, buraya kadar Kısa Vadeli Yükümlülükler kaleminin alt kalemlerinin anlamını ve dipnotlarını tek tek anlatmaya çalıştım. Şimdi bir de genel görünüme bakalım ve yazımızı yavaş yavaş sonlandıralım.
Kısa vadeli yükümlülüklerin kısa vadeli finansal borçlarına baktığımda 2.251 milyondan, 3.524 milyona arttığını görüyorum. Bu durumun yukarıda ilgili kalemde olumlu ve olumsuz taraflarından bahsetmiştim. Eğer şirket ucuz ve uygun kredi bulduysa ve bu borcu gelecekte kâr getirecek güzel yatırımlarda kullanacak ise olumlu karşılarız. Onun dışında olumsuz karşılarız. Ayrıca P. Lynch, tüm borç kalemleri içerisinde en riskli borç türünün kısa vadeli finansal borçlar olduğunu ifade ediyor. Bu yüzden ilk olarak kısa vadeli finansal borçlardan başlıyorum. Kısa vadeli finansal borçların kısa vadeli toplam borçların oranına baktığımda %18,32 oranına denk geliyor. Uzun vadeli borçlanmaların kısa vadeli kısımlarını da eklediğimde 3.524.752 + 6.913.434 =10.438.186 TL
10.438.186 TL/19.192.852= %54,38
Cari dönem içerisinde toplam finansal borçların toplam kısa vadeli borçlara oranına baktığımızda %54,38’ine denk geldiğini görüyorum fazlasıyla yüksek bir oran. Bu oranın düşük olmasını arzu ederdim. Bu bakımdan şirket adına olumsuz.
Ticari borçlara baktığımda 2.444 milyondan 5milyara arttığını görüyorum iki katından fazla bir artış. Ticari borçların artışını şirket adına olumlu karşılıyoruz. Yukarıda ticari borçlar kaleminde ticari borçların artışının olumlu sebeplerini ifade etmiştim.

Diğer alt kalemlere genel olarak değinmiyorum. Çünkü finansal borçlar ve ticari borçlar toplam kısa vadeli yükümlülüklerin büyük bir kısmını oluşturuyor ve şirket hakkındaki analizlerimizde en önemli kalemler bunlar. Diğer kalemleri de ayrıca incelemek gerekiyor tabi ki genel olarak her kalem hakkında bilgimiz olması faydalı olacaktır.
P. Lynch net nakit pozisyonunda olan şirketlerin bilançolarının iyi bir bilanço olarak nitelendirilebileceğini ifade etmektedir. Şirketin kısa vadeli net nakit veya net borç pozisyonunu bulmak için kısa vadeli finansal borçlar ve kasadaki nakit durumuna bakıyorum
Baktığımda toplam kısa vadeli finansal borçlar 10.438.186 TL
Kasada ki nakit pozisyonuna baktığımda 12.810.775 TL olduğunu görüyorum.
10.438.186-12.810.775=-2.372.589 TL
Şirketin kısa vadeli toplam net finansal borcu 10.3 milyar Kasada ise net nakit pozisyonu 12.8 milyar. Finansal borçtan nakit kalemini çıkarttığımda -2.372.589 TL çıkıyor yani şirket 2.3 milyar TL net nakit pozisyonunda kısa vadeli olarak şirket adına olumlu.
Evet, şirketin kasadaki nakdi ile kısa vadeli toplam finansal borçlarını ödeme konusunda sıkıntı yaşamayacağını söyleyebilirim. Cari oran konusunu analizimizin başında anlatmıştım. Toplam dönen varlıkları toplam kısa vadeli yükümlülüklere böldüğümde 1.85 cari oranını bulmuştum bu bize şirketin kısa vadeli yükümlülüklerini ödeme noktasında sıkıntı yaşamayacağını söylüyordu. Bu durum şirket adına çok olumlu.


Sonuç olarak şirketin Net İşletme Sermayesi‘ne baktığımda; Toplam dönen varlıklardan, toplam kısa vadeli yükümlülükleri çıkartıyorum.
Toplam Dönen Varlıklar :35.673.376 TL
Toplam Kısa Vadeli Yükümlülükler: 19.192.852 TL
Net işletme Sermayesi :35.673.376-19.192.852 =16.480.524 TL
Evet sonuç itibari ile şirketin Net işletme sermayesi 16 milyar 480 milyon 524 bin TL imiş. Yani şirket cari dönem içerisinde elindeki tüm dönen varlıkları ile kısa vadeli yükümlülüklerini ödediğinde elinde 16.4 milyar kalıyor. Bu kalan tutara Net İşletme Sermayesi diyoruz.


Eğitim serimiz tamamlanmadığı için şimdilik sadece öğrendiğimiz kısıma kadar olan dönen varlıklar ile kısa vadeli yükümlülükler analizlerini yaptık. Eğitim serimiz tamamlandığında bütün öğrendiğimiz bilgiler ile genel olarak örnek bir analiz yapacağız. Yani yukarıda şirketin toplam uzun ve kısa vadeli finansal borçları ile toplam kasadaki nakdin oranlamasını yapacaktık aslında ama uzun vadeli yükümlülükler konusuna henüz gelmediğimiz için şimdilik öğrendiğimiz kısıma kadar olanları anlattık.
Bir sonraki yazımızda Uzun Vadeli Yükümlülükler ve Alt Kalemleri Nasıl İncelenmeli? olarak devam edeceğiz.
Kısa Vadeli Yükümlülükler Nedir? Yazımızı burada sonlandırıyorum. Dilimin döndüğünce anlatmaya çalıştım. Burada yapılan şirket yorumları tamamen eğitim amaçlıdır. Yatırım tavsiyesi içermez. Ayrıca yanlış bildiğim konular var ise Twitter’dan Dm yoluyla iletirseniz çok sevinirim. Hoca değilim, uzman değilim. Öğrenmeye çalışan öğrenciyim yanlış yorumlamış olabilirim. Okuduğunuz için teşekkür ederim.
5. Bölüm Uzun Vadeli Yükümlülüklerin Alt Kalemleri için tıklayınız.
Saygılarımla.
Yazılarınız çok güzel olmuş detaylı aynı zamanda,teşekkürler.
Çalışma için teşekkür ederim İbrahim abi. Ticari borç artışının nakit akışına olumlu katkı yapacağı konusunda basite indirgeyerek bakkal örneği ile durumu izah etmişsiniz. Benim merak ettiğim nokta şirketlerin bu borcu ödememe seçeneği var mı. Bireysel yaşantımızda bu bizler için mümkün değil kurumlara karşı da asgari ödemeyi yapmakla mükellefiz. Şirketler de bu durumda mükellef olmuyorlar mı? Ticari borcun hele şu ortamda faizler bu kadar yüksek paraya ulaşımın zor olduğu zamanda borçlanma maliyetini hesaba katmalıyız diye düşünüyorum.
Merhabalar, çok doğru bir noktaya değindiniz. Bu noktada finansal rapor dipnotlarına inerek ticari borçlardan dolayı oluşan bir maliyet var ise bunun analizinin yapılması gerekir.
write my history essay for me
Kısa Vadeli Yükümlülükler Nedir? Kısa Vadeli Yükümlülüklerin Alt Kalemleri Nasıl İncelenmeli? – Gariban Yatırımcı
custom essays writing service
Kısa Vadeli Yükümlülükler Nedir? Kısa Vadeli Yükümlülüklerin Alt Kalemleri Nasıl İncelenmeli? – Gariban Yatırımcı